JANE BIRKIN İÇİN 1 DAKİKALIK SAYGI DURUŞU

JANE BIRKIN İÇİN 1 DAKİKALIK SAYGI DURUŞU


The It Girl


‘It Girl’ün sözlükteki karşılığı, Hermes Birkin Bag’in isim anası, tarzıyla jenerasyonları etkilemiş zamansız bir ikon ve dünyada milyonlarca kadının ‘bangs a la Birkin’ saç stilinin sebebi Jane Mallory Birkin… İngiltere'de doğan, Parizyen havası genlerine işleyen oyuncu, yönetmen, şarkıcı, besteci, ilham perisi ve itinayla sevilesi Jane Birkin, DNA'larında aşırı cool'luk bulunmasıyla kalabalıktan rahatlıkla sıyrılıyor. 

 

 

Jane Birkin, Serge Gainsbourg ile 1968 yılında Slogan filminin setinde başlayan aşklarını; aşık olunası bir hikaye, Vatikan tarafından eleştirilen/BBC tarafından yasaklanan 'Je T’aime… Moi Non Plus' gibi şarkılar, sanat şaheseri gibi kareler ve bir kız çocuğuyla süsledi. Tutkuyu müziğinde eriten Serge Gainsbourg ile şarkılarındaki inlemeleriyle yatak odası müziği klasörlerine giren, her giydiğiyle yeni bir trend belirleyen, yardımseverliğiyle gönülleri fetheden Jane Birkin, kendiyle ilgili olarak hep "İyi ki varsın" dedirtti. 

 

 

Jane Birkin, 1981 yılında Paris'ten Londra'ya uçarken yan koltuğunda oturan Hermes'in yöneticisi Jean-Louis Dumas'ya tam da istediği gibi bir deri çanta bulamadığını anlattı. Böylece adına methiyeler yazılan, nice aşk mektuplarının öznesi olan Birkin'e bir de çanta tasarlandı. Para saçan herkesin sahip olamayacağı, bekleme listesinin pide kuyruğu gibi uzadığı Hermes Birkin Bag, ilham kaynağının şanına yakışır biçimde çabasız cool ve kalitenin birleşimi oldu. 

 

 

100'e yakın filmde arzı endam eden, 4 film yöneten; John Barry, Serge Gainsbourg, Jacques Coillon ve daha nice erkeğin başını döndüren; Kate Barry, Charlotte Gainsbourg ve Lou Doillon'a hayat veren Jane Birkin, dokunduğu her hayatı değiştirdi. 

 

 

Kendisi için özel bir yeri olduğunu söylediği İstanbul'a gelen ve '36 Vues Du Pic Saint Loup' filminin galasını beklerken sinemanın girişinde sessizce sigarasını içen Birkin, tüm mütevazılığıyla bizimle sohbet etti. İstanbul'un kendine ilham verdiğini ve 3 kızını da seyahat edebilecekleri yaşa geldikleri anda İstanbul'a getirip onlarla bu şehrin büyüsünü paylaştığını söyledi. Biz de İstanbul'a aşık olduğu için onu daha çok sevdik. Mevcut serotonin patlaması sebebiyle kendisinden bir tanecik Birkin çanta istemeyi ihmal ettik.