GAME OF THRONES: 5×1 DEDİKODUSU

GAME OF THRONES: 5×1 DEDİKODUSU


Westeros'un yeni Eros'u: Jon Snow


Game of Thrones’un geçtiğimiz sene 15 Haziran’daki uzatmalarına kurban olduğumuz 66 dakikalık sezon finalinin üzerinden tam 9 ay 28 gün geçti ve yeni sezona kaynağı belli olmayan bir sızıntı yüzünden bonus’lu bir şekilde kavuştuk. Westeros, seneler içinde sayfiyemiz haline geldi. Her sene birkaç aylığına bize tadına doyulmaz anılar yaşatan, Melisandre’nin yaktığı ateş etrafında toplanıp Tyrion ile günlük bazda hangover yaşadığımız ve pek tabii alışılmışın dışında aşk hikayeleriyle dolu bir sayfiye…

Yeni sezon, ‘Burtonesque’ bir sahneyle başladı. Orman, kasvet, iki küçük kız çocuğu ve Helena Bonham Carter olmasını tercih edeceğimiz bir cadı… Kusursuz bukleleri, burnu havada halleri ve başında kitap taşırmışçasına dik duruşuyla minik Cersei, dizinin ilk flashback’ine imza attı ve ihtişamlı ancak hazin kaderinin ön gösterimini bir damla kan karşılığında dinledi. Babasının cenazesi münasebetiyle ensest ilişki geçmişiyle iki lafın belini kıran Cersei, hobi olarak yine Jamie’nin başının etini yedi.

Bir tutam huzur için genelevin yolunu tutan Lekesizler’den White Rat, ninni eşliğinde hakkın rahmetine kavuşurken insan anatomisi konusunda aklı karışan Missandei, Grey Worm ile izdivaç hayallerine dalıp gitti.

Yakışıklılık ve kaderin doğru orantıda izlemediği dizinin henüz son nefesini vermemiş yakışıklılarından Daario Naharis, Khaleesi ile yastık muhabbeti yaparken çocukluğuna indi. Ejderha evlatlarıyla arası açılan ve kamu yönetimi yüksek lisansına ihtiyacı olduğu aşikar olan Daenerys Targaryen, ateşle oyun olmayacağını bir kez daha öğrendi.

Sorgulanamaz ikna kabiliyetlerine sahip Varys, Tyrion ile denizaşırı bir seyahat sonunda vardıkları Pentos’ta, Yedi Krallık’ı Targaryen gücüyle kurtarma planları yaparken Littlefinger ve Sansa istikametini bilmediğimiz bir yola düştü. Öz nefret kuyusunda kaybolan Brienne, hırsını Podrick’ten çıkarırken, Podrick alttan alma sanatına methiye düzülesi bir örnek gösterdi.

Melisandre’nin Stannis Baratheon’a, “The bastard of Winterfell…” diye takdim ettiği Jon Snow, insanın yalnızca soyadının değil soyadsızlığının da gittiği her yerde peşine takıldığını kanıtladı. Erkekleri baştan çıkarma konusunda doktorası bulunan Melisandre, Jon Snow’u deneyim derecesiyle ilgili bir mülakata alırken, ışık tanrısının kendisine sağladığı sıcakkanlılığı ‘you know nothing’ Jon Snow üzerinde sergilemeyi denedi. Yalnızca bir sezonda büyüyen, serpilen ve lider ruhuna bürünen Jon Snow, Mance Rayder’ın göz göre göre ölüme koşmasının önüne geçemese de acısını bir okla hafifletti. Westeros’un Eros’u Jon Snow, okunun ucuna iliştirdiği şefkat ve acıma duygusuyla tüm kadın izleyicilerin kalbindeki hedefi şaşırmadan delip geçti.