İstiklal Caddesi'ndeki yürüyüşlerimizde bize eşlik eden eski dostlar bir bir veda ediyor. Caddeyle bütünleştirdiğimiz, İstiklal Caddesi'ni İstiklal Caddesi yapan dükkanlar birer birer İstanbul'un yeni kimliksizliği dahilinde yok oluyor. Rebul Eczanesi ve Robinson Crusoe'yla devam eden sürece bir yeni İstiklal Caddesi klasiği daha eklenmek üzere maalesef.

Vitrinindeki içlik ve korseleriyle her daim gözümüzü almayı başaran, İstiklal Caddesi'nin demirbaş listesi çıkarılsa ismini en başlara yazdıracak Kelebek Korse kapanma tehlikesiyle karşı karşıya.

Bu aralar dükkanın önünden geçtiyseniz hiç alışık olmadığınız bir manzarayla karşılaşmışsınızdır. 78 yıllık tarihinde hiç değişmemiş gibi duran o klasik vitrininin camında A4 kağıtlara yazılmış yazılar mevcut. “80 yıllık tarihin yok edilmesine hayır”. “Fast food dükkanı olmak istemiyoruz”, “Değişime direnen bu nadide dükkan için destek bekliyoruz” gibi yazılar bizleri karşılıyor.

Kelebek Korse, 1 Temmuz 2014'te yürürlüğe giren ev ya da işyerinde 10 yılı dolduran kiracıların gerekçe göstermeden çıkarılabilmesine imkan sağlayan borçlar kanunu düzenlemesinin kurbanı olmak üzere. Düzenlemenin yürürlüğe girmesinden sonra bölgedeki kiracılara tebligatlar gelmeye başladı. Mal sahibi Santa Maria Kilisesi, bu kanundan yararlanarak mağzanın sahibi İlya Avramoğlu'na ihtarname göndermiş ve sözleşmeniz 31 Kasım 2014'te bitiyor demişler. 

Beyoğlu'nu Beyoğlu yapan yerlerden biri olan Kelebek Korse Mağazası'nın sahibi Avramoğlu, camlarına yapıştırdığı yardım mesajlarıyla tahliye kararının önüne geçmeye çalışıyor. Umarız bir İstiklal Caddesi klasiğini daha kaybetmek zorunda kalmayız…