Bir dönem kapanıyor. Bir ay sonra anahtarlıklarımızın vazgeçilmezi akbile veda edeceğiz. Buna hazır mıyız?

Toplu taşıma bize birçok alışkanlık getirdi, birçok alışkanlık götürdü. Bir dönem sanki zombi saldırısına maruz kalınca bol bol toplu taşıma kullanmamız gerekecekmiş gibi koçanlarca bilet alıyorduk. Kağıt biletler yerini aniden o garip uzaylı icadına bıraktı, akbile…

Artık herkesin anahtarlığında metal çıktısı ile mükemmel daireyi çizen akbil vardı. ‘Bana da basar mısın? Keh keh…’ şakalarının bini bir paraydı. Kapkaça uğrasak, ‘Cüzdandakileri al, akbili ver ağabey’ önerisini göğsümüzü gere gere yapabilirdik. Maalesef bu dönem de kapanıyor. Yeni yıl bize çok şey getirecek olsa da çok şey de götürecek, akbili mesela…

İstanbulkart ile birlikte hayatına devam etmeye çalışan, zamana yenilmemek için bütün gücünü kullanan akbillerimiz, yeni yıl itibariyle geçersiz olacak. 1995’de kullanılmaya başlanan akbilin, bugün itibariyle 280.000 kullanıcısı kalmış durumda. Bu tarihe yenilmemek için bütün gücüyle savaşan 280.000 kişi isterse en yakın noktada akbilini teslim edip, İstanbulkart’ı ücretsiz olarak edinebilecek. Eğer isterse bu 280.000 kişi birleşip Genç Parti’yi yeniden kurabilecek.

Elveda akbil, elveda Asya, bitmemiş türkümüz bizim…