JOYLAND


Trust


James Dean’in sahnelerdeki yansıması olarak hayatımıza giren Robert Alfons ve Austra’nın yükselen değeri Maya Postepski’den oluşan Trust; 2012’de yayınladığı TRST albümüyle Kanada’dan bize kucak dolusu synth pop/ darkwave getirmişti. Muazzam İstanbul konserleriyle yüreğimizi ısıtmış, dans pistinde bizi adeta zıplatmıştı.

Şimdi Joyland ile karşımızda gotiğin gotik olduğu zamanlardan, bağımsızlığını ilan etmiş bir Robert Alfons var. Joyland; TRST’nin aksine her şarkısında gözümüz kapalı dans edebileceğimiz bir albüm değil, karanlık tarafıyla kah tekinsizliğe sürükleyen kah vokali sayesinde hüzünlere kendimizi vuracağımız bir albüm.

Joyland; tamamen synth etrafında şekillenmiş, elektronik ile tatlandırılmış, üzerine özenle techno esintileri serpilmiş gurmelere layık karanlık bir albüm. TRST ile beklentinizi tamamen Toronto ruhuna bürünmüş dans müziklerine sabitlediyseniz, sizi tatlı bir hayal kırıklığı bekliyor. Joyland ile Robert Alfons’un tek başına kafasında dolaşan tilkileri dinliyoruz ve anlıyoruz ki Robert Alfons’un tek derdi insanların dans ederken kendinden geçmelerini sağlamak değil.

TRST ile Joyland arasındaki değişimi hemen açılış şarkısı olan Slightly Floating ile anlayabilirsiniz. Yavaş yavaş başlayan şarkının, klasik Trust şarkıları gibi yükselmeye hiç niyeti yok. Robert Alfons’un bin bir yüz vokalleri, bizi ilk şarkı ile yakalıyor. Hafif tok vokalleri ve hipnotize edici melodisi ile Slightly Floating, albümün açılışını pek güzel yapıyor.

Gömlek değiştirir gibi oktav ve vokal tekniği değiştiren Robert Alfons, bu konudaki yeteneklerini Capitol ile sergilemeye başlıyor. Albümün üçüncü parçası Capitol, aynı zamanda TRST albümünün kayıp bir parçası olarak Joyland’de parlıyor.

Joyland aynı zamanda 80’lerin synth tarzını şarkılara çok güzel yedirmiş bir albüm. Toronto’nun kendine has sahnesini ele geçirmiş Robert Alfons’un; Joyland’in kaydı sırasında Kraftwerk ve Blondie’ye bolca kulak kesildiğini hissedebiliyorsunuz. Eğer hissedemiyorsanız sizi Joyland’e adını veren şarkıya alalım.

Albümün ilk single’ı ve Robert Alfons’un “Ben istesem daha TRST gibi yedi albüm yaparım ama biraz kendi tarzımı bulana kadar deneyeceğim.” dediği Rescue, Mister; albümü ilk dinlediğinizde en “Ahanda Trust!” diye bağıran şarkısı. Akılda kalıcı synth ritimleri ve eşlik edilmesi mümkün olmayan vokali ile Joyland’in canlı dinlemesi en keyif verici şarkılardan biri oluyor.

Albümün açılışını nasıl hipnotik bir atmosferde yaptıysa, vedasını da aynı atmosferde yapıyor Trust. Barely ile albümün tadının bir nebze damağınızda kaldığını hissediyorsunuz.

Joyland’in TRST’nin bir adım gerisinde kalmasının sebebi; Joyland’in daha kötü bir albüm olması değil. TRST’nin Joyland’den daha iyi bir albüm olması. Daha sık elenmiş ve her biri tek başına hit olabilecek şarkılardan oluşan TRST’nin yanında Joyland sakinliği ile göz dolduruyor.

Trust, yoluna sadece Robert Alfons olarak devam ediyor. Robert Alfons, kendi karanlık dünyasını pek seven ve bunu insanlara yansıtmakta sakınca görmeyen biri. Bu da Trust’ı alternatif sahnelerin en gizemli ve en takip edilesi gruplarından biri yapıyor. İstanbul’da iki kere kanıtladıkları muazzam performans yeteneği, Trust denildi mi gözlerimizin parlamasına sebep oluyor.