Norveç’in Norveç’ten ünlü ikilisi Röyksopp, kaçınılmaz sona geldi. 11 Kasım’da yayınladıkları ‘The Inevitable End’in son stüdyo albümleri olduğunu açıklayan Röyksopp, 17 şarkılık albümle sonunu kendisi hazırladı. 90’ların başında görücü usülü tanışan Svein Berge ve Torbjorn Brundtland, ergenliklerinden bile önce deneysel elektronik müzik sahnesine girdi. Norveçli ikili, 2001’deki nikahları ‘Melody A.M.’ ile emeklilik ikramiyeleri ‘The Inevitable End’ arasına ‘The Understanding’, ‘Junior’ ve ‘Senior’ olmak üzere üç tane stüdyo albümü, bolca da ödül sığdırdı.

Hoşçakal öpücüğü mahiyetindeki ‘The Inevitable End’i kısa tutmayan, işin içine Robyn, Jamie Irrepressible, Susane Sundfor gibi isimleri katan Röyksopp, konuk vokalleriyle robotik sound’larını insani hissiyatla cilalıyor. ‘Oh No’, ‘Here She Comes Again’, ‘You Know I Have To Go’, ‘Goodnite Mr. Sweetheart’, ‘Thank You’ gibi şarkı isimlerini sıraladığınızda ayrılık mektubunu andıran albüm, teşekkür notu, ilanı aşk ve intihar mektubu arasında gidip geliyor.

Robyn’in eşlik ettiği ve iki buçuk dakika boyunca “What the fuck is wrong with you?” yani “Neyin var canım? Bir git yüzünü yıka gel istersen” diye serzenişte bulunduğu ‘Rong’, tüm Röyksopp hayranlarının duygularına tercüman oluyor ve pek de sübliminal olmayan “Daha karpuz kesecektik” mesajını veriyor.

Yaşadıkları duygu selini şarkı sözlerine akıtan ve bugüne kadar en emin, en oturmuş sound’larıyla karşımıza çıkan Röyksopp, Jamie Irrepressible’ın buğulu sesiyle eşlik ettiği ‘Here She Comes Again’ şarkısında buz gibi soğuk elektronik aranjmanını dub’ın kazanında eriterek yoğunluğu katıyor.

Röyksopp’un sound’uyla ruh eşi olduğuna inandığımız Robyn’in doğuştan gelen robotik sesi, ‘Monument’ şarkısını daha da heybetli bir anıta çeviriyor. Röyksopp adına, “This will be my monument/ This will be a beacon when I’m gone … So that when the moment comes/ I can say I did it all with love” diyen Robyn, yalnızca ‘The Inevitable End’in değil belki de Norveçli ikilinin tüm kariyerinin en iddialı şarkılarından birinin kulu ve elçisi oluyor…

Enstrümantal ve ziyadesiyle sakin ‘Caramel Afternoon’, çok mu zen yoksa paçalarından gerilim mi akıyor karar veremiyoruz. Kafamızda şarkıyı David Fincher’ın bir sonraki filminin en can alıcı sahnelerinden birinin arka planına yerleştiriyoruz.

Man Without Country’nin eşlik ettiği averajlık kralı ‘Sordid Affair’i duymamış olalım diyoruz, altı buçuk dakikalık şarkıyı seçici alzheimer’ımız varmışçasına hafızalarımızdan siliyoruz.

Son stüdyo albümlerini yayınlayan; ancak farklı kulvarlarda müzik yapmaya devam edecek olan Röyksopp’a tekrar görüşmek üzere hoşçakal diyoruz. Duygularımızı ise albümün ‘Oh No’ şarkısıyla tercüme ediyoruz.