Odun Keanu Reeves oyunculuğunda yıl 1991. Bill & Ted serisinde telefon kulübesinde zamanda yolculuk yapan Reeves, bir FBI ajanı olmaya karar verir. Hem de usta yönetmen Kathryn Bigelow yönetmenliğinde. Bu macerasında başrolü paylaşacağı kişi ise; 2009 yılında aramızdan zamansız bir şekilde ayrılan Patrick Swayze’dır.

Bu akşam; 90’lı yıllar aksiyon filmleri arasında saygın bir yeri olan Point Break’le tombul şişe bira mesaimize başlıyoruz. Ekstrem sporların, eski Amerikan başkanlarının ve banka soygunlarının buluştuğu yerde hem de!

Çaylak bir FBI ajanı olan Johnny Utah, emekliye çeyrek kalalık kariyeriyle dikkatleri üzerine çeken ortağı Pappas’la yeni bir dava üzerinde çalışmaktadır. Eski Amerikan başkanlarının maskelerini giyen bir çete, düzenli olarak banka soygunları yapmakta ve yakalanmamaktadır. Araştırmalar sonucunda bizim maskeli beşlerin sörfçü olabileceğine dair bir fikir yürütürler.

Utah, muhtemel sörf noktaları arasından bir yeri seçer ve buradaki gruplara sızmak için kaleyi içten fethetme planını uygulamaya sokar. Ailesini kaybetmiş Tyler’ı yalanlarla dolanlarla kendine inandırıp sörf dersleri almaya başlar. Bu sırada Tyler’ın eski sevgilisi ve adrenalin bağımlısı Bodhi ve arkadaşları ile kanka olur. Bu kankalığı, Utah’ın kendi içindeki adrenalin manyağını keşfetmesine, ilginç bir dostluğun temelinin atılmasına ve Tyler’le arasında bir aşkın filizlenmesine sebep olacaktır. Bu hikaye örgüsü, Bigelow’un tecrübesiyle birleşiğinde; akşam vakti kafaları dağıtmalık, dağılan kafaları da tombul şişe birayla toplamalık bir film çıkıyor karşımıza.

Keanu Reeves’in alışılmıştan daha az odun oyunculuğu, ekstrem sporlara teşvik eden görüntüleri ve 90’lar nostaljisiyle izlenmeyi hak eden bir film Point Break. Red Hot Chili Peppers frontman’i Anthony Kiedis’i ufak bir rolde görmemiz de cabası.