Şu sıralar yeni albümü Encyclopedia'yı malum ortamlarda bulabileceğimiz The Drums'ı gönüllerin şampiyonu ilk albümüyle tombul bira şişelerimizin yanına meze yapıyoruz.

Açık sarı Jonathan Pierce'ın kankası Jacob Graham'la yıllar evvel girdiği müzik piyasasında voleyi vurmasına vesile olan The Drums, 2008'den beri new wave/post punk/indie rock üçgeninin en enerjik temsilcilerinden biri. Single'larla çıktıkları yolu, 2010 yazını renklendirdikleri ilk albümleriyle taçlandırmayı başardılar. İlk albümlerinin bu kadar iyi olması yüzünden ikinci albüm Portamento çok sönük kaldı. Dillere destan canlı performanslarını ise hala izleyemedik. Darısı yeni albümün turnesine artık. Bir de zırt pırt eleman değişikliğine gitmesseler daha iyi olacak. Zira The Drums folloş oldu. Grubun folloş olmasına üzüldük, diktik tombul şişeyi kafaya.

Haydi The Drums'la gönül yolculuğuna başlayalım. Best Friend dinlerken en iyi arkadaşımızla biraları tokuşturalım, Me And The Moon'da Jonathan Pierce'ın "değişik" danslarından yapalım, Lets Go Surfing'de annemizden sörfe gitmek için izin isteyelim, Forever And Ever Amen'de şükretmesini öğrenelim. Tüm bunların hepsini yaptıktan sonra The Drums'ın ölüyü dirilten enerjisine ve eğlencesine bir daha bir daha hayran kalalım. Şerefine The Drums!

Hüzün mü lazımdı? Hay hay efendim. Down By The Water bunun için var, It Will All End In Tears bunun için var. Jonathan Pierce'ın altın renkli saçlarından gönül tellerimize gelen hüznü tombul bira şişelerimizle taçlandırmayı ihmal etmeyelim. İstikamet buzdolabı.

İlk albümden sonra The Drums için hiçbir şey aynı olmasa da bizim hürmetimiz baki. 2010'dan beri ısrarla, sevgiyle, heyecanla, tombul şişe birayla dinlemeye devam ediyoruz albümlerini. Umarız Encyclopedia 3 yıllık aranın iyi değerlendirildiği bir albüm olur.