VELVET INDIEGROUND VE SEOGU HAKKINDA HAYLİ GECİKMİŞ BİR YAZI

VELVET INDIEGROUND VE SEOGU HAKKINDA HAYLİ GECİKMİŞ BİR YAZI


Geçmiş olsun ve çok teşekkürler Seogu


Seogu Lee’nin dükkanına yolu düşenler, ülke esnafımızın yüzde 99.9’unda göremeyeceği şeyleri muhakkak deneyimlemiştir. Velvet Undergorund’dan naif bir kelime oyunuyla Velvet Indieground’a evrilen tatlı mı tatlı bir dükkan içinde, birçoğumuzun gündelik hayatta pek sık karşılaşmadığı güler yüzle karşılaşırız daima. Plak arşivi, güncel indie müzik takipçileri için bir nevi vadedilmiş cennet gibidir. Güler yüzüne gayet uygun, tatlı, minimal bir Türkçe’yle sizi selamlar. Dükkanda her daim bir ikram hali vardır; kimi zaman kahve, kimi zaman şeker… Plakları büyük bir iştahla toplamaya başlarsınız. Ödeme yapmak için yanaştığınızda usulca bir kağıda not alır Seogu, ardından da aynı kağıtta toplama işlemini yapar. Siz daha sormadan hiç ummadığınız bir indirimi hanenize eklemiştir bile…

Bir de kayıtlı mail adreslerine düzenli olarak gönderdiği e-mail’leri vardır Seogu’nun. Her şeyden çok sevdiği müziğe verdiği değeri, o e-mail’lerin her kelimesinde fark edersiniz. Adanmışlık, heyecan, tutku, her şeyden önce sevdiği işi yapma ayrıcalığına sahip olması… Maddi açıdan asla tatmin olmasa da manevi tatmini, ayda on binlerce lira kazananların çok misli büyüklüktedir diye tahmin ediyoruz.

Onun bu tutkusu, dün fiziksel formatta yayınlanan yeni Radiohead albümü A Moon Shaped Pool’un dünya çapındaki lansmanına yansıdı. Normallikten birazcık nasibini almış ülkelerin büyük bir heyecanla takip edip katıldığı etkinlik, maalesef dengesi hayli bozuk bir coğrafyada hayat buldu.

Yaklaşık bir hafta evvel açılan Facebook etkinliğine “Katılıyorum” işareti verdiyseniz, Seogu’nun günlerdir ne kadar hummalı bir çalışma içinde olduğunu, dükkana gelecek belki 5, belki de 100 kişiye bu etkinliğin heyecanını yaşatmayı nasıl da istediğini fark etmişsinizdir.

Kendisine sabah saatlerinde, “Etkinliğin Pitchfork, FACT Magazine ve SPIN başta olmak üzere dünya müzik medyasında manşet olacak.” desek, yüksek ihtimalle o kocaman gülen yüzünü bir kez daha bizlerle paylaşırdı. Ama burası, asla asla dememeyi öğrenmek zorunda kaldığımız Türkiye…

Yaşam tarzımız dolayısıyla zaten azınlığın azınlığı olduğumuz, nefes alabildiğimiz/en basit fikrimizi bile özgürce ifade edebildiğimiz alanların atmosfere karıştığı ülkemizde, ne kadar korkunçtur ki pek de şaşırmadığımız bir olayla daha karşılaştık. Hoş, bu ülkede şaşırmak bile büyük bir lüks haline geldi bizler için… Sadece birkaç yıl önce bile akıl tutulması yaşatabilecek bu tip olaylar, artık fazlasıyla olağan geliyor ve ne yazık ki şu cümleyi sıkça kurarken buluyoruz kendimizi: “Hiç şaşırmadım!”

Defalarca sabıka yemiş malum lokasyonda yer alan Velvet Indieground’un başından geçen, tanımlarken onlarca yakışıksız sıfat kullanmak zorunda kaldığımız olay, şu sıralar tüm dünya medyasında kendisine yer bulurken, bizim haber bültenlerimiz Esenyurt kuyumcu soygunuyla beraber yüksek ihtimalle akışlarının en sonuna koyacaklardır.

Şu an herkesin olayla ilgili farklı tepkileri ve fikirleri var… Kimisi ateşe ateşle karşılık vermekten yana, kimisi ise fikirleri ve yaşam tarzına karşı alerjisi olan bir coğrafyada yaşadığı için bir kez daha lanet ediyor. Bizleri bile kendi içimizde ayrıştırmayı başaran ülkemizin, bizden iyiden iyiye ötekileştirilmiş cephesindeki hoşgörüyü görse ona bile saldıracak kalibredeki kesimi tarafından gerçekleştirilmiş bu felaket çirkin saldırı, ne ilk ne de son…

Bir de işin Radiohead cephesi var. Haydi biraz hayal kuralım… Neresinden tutarsanız tutun hayli talihsiz ve çirkin bu olaya karşı Radiohead’in de yakın zamanda bir reaksiyon göstereceğini tahmin etmek pek güç değil. Belki de yıllardır istediğimiz Radiohead Türkiye konseri, bu olayla birlikte gerçek olacak. İngiliz grup,tüm dünya basınında yer bulan bu talihsiz olay sonrasında belki de kendi organize edeceği bir etkinlikle İstanbul’a gelecek. Kim bilir?

Yukarıdaki büyük bütçeli fantezi senaryo gerçek olsa da olmasa da bizim Seogu’ya kocaman bir teşekkür borcumuz var. Yıllardır verdiği emekleri, kendini adamışlığı, müzik sevgisi ve onu tanıma şansı bulanlar için saymakla bitmeyecek güzel özellikleri için.

Seogu ve dün gece Velvet Indieground’da bulunan herkese bir kez daha büyük geçmiş olsun diyoruz!