TÜM TEKİNSİZLİĞİYLE TEHLİKENİN RENGİ: KIRMIZI

TÜM TEKİNSİZLİĞİYLE TEHLİKENİN RENGİ: KIRMIZI


Red Means Danger


Kırmızının ne denli tehlikeli bir renk olduğunu, hepimiz damarlarımızda akan kandan biliyoruz. Oldu olası aşırılığın, aşkın ve durulması gereken yerin rengi olan kırmızının hissettirdikleri veya hissettirmek istedikleri aşağı yukarı herkese aynı notadan hitap etse de, bir rengin tek alametifarikası yok. Ama ortada sıklıkla buluşulan bir yer var ki, oraya gidenin başına mutlaka bir işler geliyor.

NEON-DEMON

Korku-gerilim filmlerinde en güzel köşeden yerini ayıran kırmızının getirdikleri ve halet-i ruhiyemize etkileri de yıllardır ortada. Bir de işin bilinçaltı kısmı var ki oraya giren çıkamıyor, hiç bulaşmıyoruz. Twin Peaks’in öbür dünyasından Suspiria’nın koridorlarına, Freddie Kruger’ın çizgilerinden Sin City’nin dar sokaklarına, kırmızı beraberinde tehlikesini de getiriyor. Büyüden düşe, gerçek hayatın zorbalıklarından da mantık çerçevesiyle uyuşmayan başka türlü bir bilinmezliğe hiç fark etmiyor. Darth Vader bile çekiyor emanetini, bir bakıyoruz kıpkırmızı.

Uzun lafın kısası, kırmızının bin bir tonunu bir araya getiren bir video var elimizde. Wouter Sessink‘in en doygunundan en solgununa bir araya getirdiği, kimisi çocukken rüyalarımıza giren kimisi şu zamanda ışık açtıran filmlerden akıllara kazınan sahneler, bütün bu anlattıklarımızı 2 dakikada özetliyor. Bizce siz direkt onu izleyin: Red Means Danger