9 haziran’da roosevelt’le date’iniz var

9 haziran’da roosevelt’le date’iniz var


renkli gömlekler şimdiden ütülensin


O dillere pelesenk 1987 kışından bir türlü çıkamadığımız, meteorolojiden Nisan ayında bir kez daha kar yağabileceği haberini aldığımız bu yeni haftaya adım atarken; duvara çentik atarak beklediğimiz 15 derece üstü sıcaklıktaki günlere dair bir sürü heyecanımızdan biri de 9 Haziran’da Zorlu PSM %100 Studio sahnesinde izleyeceğimiz Marius Lauber ve enstrüman arkadaşları, nam-ı diğer Roosevelt. Şunun şurasında Haziran’a ne kaldı ki, konser günü gelip çattığında “biletim nerede” diye ağlamamanız için link hizmetimiz vardır, konsere girişler buradan gerçekleşecektir.

Roosevelt yani 1990 Almanya doğumlu Marius’la tanışmamız indie ve alt türlerine dair en güzel şeylerin yaşandığı 2013 yılına dayanıyor. İlk kısaçaları “Elliot” ile kalplerimizi çalan bu sevimli hırsız aynı yıl müzik konseylerinin TDK’sı Pitchfork’tan da “Best New Track” nişanını alıyor. Greco-Roman label’ıyla sözleşmesinin yanına bir diğer güçlü plak şirketi City Slang’le de dirsek temasını katık eden Roosevelt böylece kendi adını evet kendi adını taşıyan ilk albümünü de 2016’da yayımlıyor.

Washed Out ile onlarca iş birliğine; Rhye, Glass Animals, Chvrches, Charlotte Gainsbourg, Jax Jones, Truls, Sundara Karma, Luka Vasta, Kakkmaddafakka gibi isimlerle remix çalışmalarına ve Hot Chip, Totally Enormous Extinct Dinosaurs, Crystal Fighters ile turnelere imza atan Roosevelt, ikinci albümü “Young Romance”ı ise 2018’de yayımlıyor. 2019’da Fleetwood Mac cover’ı “Everywhere” ile kulaklarımızı şahsına münhasır sound’undan mahrum bırakmayan Marius, “elektronik müziğe bir aşk mektubu” olarak tanımladığı ve prodüksiyon sürecinin kendini en özgür hissettiği dönem olduğunu söylediği üçüncü albümü “Polydans”ı ise 2021’in Şubat’ında servise sunuyor.

Kevin Parker hakkında yapmaya bayıldığımız “Tame Impala grup değil sadece bir kişiden oluşuyor!!!” diyaloglarının aynısını uyarlayabileceğimiz tek kişilik dev kadro haliyle Marius Lauber, tüm enstrümanları kendisinin çaldığı ve bütün prodüksiyonuna imza attığı “Polydans”ı 80’ler synth’leri, disko elementleri, Fransız dokunuşları ve ismini aynı adlı adadan alan Balearic beat’leriyle inşa etti. Bir miksolojistin gurme dokunuşları gibi örülen bu dokular ise haliyle Roosevelt’i ne zaman dinlerseniz dinleyin, elinizde aynı miksolojistin leziz imza kokteyliyle sahilde kumlar üstünde minik minik dans ediyormuşsunuz illüzyonu yaratıyor.

Şehrin göbeğinde tropik bir adadaymış gibi hissetme fırsatını kaçırmamanız için yapmanız gerekenleri biliyorsunuz, ahanda buraya tıklamak.