Havasından mıdır, suyundan mıdır artık bilemiyoruz ama İskandinav Yarımadası’nın müzik dünyasına armağan ettiği her müzisyen veya müzik grubu, yerleşim yerlerinin soğuk iklimini icra ettikleri müziğe (belki de bilinçsiz bir şekilde) işleyerek bizi her seferinde etkilemeyi başarıyor. Bu armağanların en güzellerinden Efterklang da bize göre bu durumun en büyük kanıtlarından biri. Kendilerini daha önce İstanbul’da hem Efterklang hem de yan grupları Liima olarak birkaç kez canlı dinleme fırsatı bulduk ve bu kanıta bizzat şahit olduk. Efterklang ile yeni tanışanlar içinse bugün şahane bir haberimiz var. Casper Clausen, Rasmus Stolberg ve Mads Brauer’den oluşan Danimarkalı üçlü, 27 Nisan akşamı Zorlu PSM’nin %100 Studio sahnesinin kapılarını aralayarak tekrar İstanbul’a misafir oluyor. Bu özel mi özel akşama siz de misafir olmak isterseniz biletler için buraya alabiliriz. Buluşmadan önce kendilerini daha da yakından tanımak isteyenler aşağı doğru kaydırabilir.

Öncelikle “Ben Efterklang’ı en son 15-20 sene önce dinledim.” cümlesini kurma ihtimali olan yaşı geçkin dostlarımız için belirtelim, çok şey değişti. Fakat bu haber soğuk karşılanmasın çünkü Efterklang için seneler içinde her şey daha da güzel gelişti. İlk iki albümleri Tripper ve Parades’te post-rock ve dark wave’den esintiler taşıyan grup, 2010’da başlattıkları indie pop maceralarını dev bir orkestra eşliğinde kaydettikleri 2012 çıkışlı mega albümleri Piramida ile sürdürmeye devam etti. Piramida’yı takiben gelen Leaves: The Colour of Falling ve 2019’da yayınlanan Altid Sammen ise Efterklang’ın son albümü Windflowers ile dönemin müzikal furyalarından dream pop ve synthpop türlerine adım atmasına öncü oldu.

Değişen, değiştikçe gelişen Casper Clausen, Mads Brauer ve Rasmus Stolberg üçlüsü seneler içinde kimi zaman yanlarına Rune Mølgaard ve Thomas Kirirath Husmer gibi Danimarkalı müzisyenleri aldı, kimi zamansa konserlerine sekiz kişilik dev bir ekip eşliğinde çıktı. Tüm bunlar olurken bu üçlü İzlandalı emsalleri Amiina veya Sigur Rós gibi özlerini korumaya devam etti. Amiina ve Sigur Rós İzlanda’nın soğuk havasını müziklerine tattırırken Efterklang da Danimarka’nın benzer iklime sahip karakteristik havasını icra ettikleri müziğe işlemeyi sürdürdü.

Efterklang’ı synthpop, dream pop ve indie folk’lu yepyeni ama bir o kadar da özünü koruyan haliyle göreceğimiz için heyecanımız yüksek. Eşi benzerine az rastlanır bir canlı performansa sahip bu üçlü hazır ayağımıza kadar gelmişken kaçırılmaması gereken akşamın biletlerini tekrar buraya bırakıyoruz. 27 Nisan akşamı Zorlu PSM’de görüşmek üzere.