En son yerli sahne ajandamızın girizgahında da demiştik, o canımız festivalleri yok etmeye çalışsalar da, bizler hepimiz daha da fazlasını gerçekleştirebilmek adına bıkmadan usanmadan çalışmaya devam ediyoruz, edeceğiz. İstanbul’la da sınırlı kalmayacağız, tüm şehirlere yayılacağız. Ve bunlar adına yeni festivalleri de gerçekleştirecek, gerçekleştirenlerin elinden tutacağız.
Tam da bu noktada hayatımıza yepyeni bir festival giriyor. İstanbul ve Ankara, kültür sanat hayatına ivme kazandıracak yepyeni bir festivale ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Sound of Europe Festivali Avrupa’nın yeni seslerini Türkiye’deki dinleyicisi ile buluşturmak üzere yola çıkıyor.
10, 11 ve 12 Haziran’da ilki gerçekleştirilecek Sound of Europe katılımı tamamen ücretsiz bir festival olarak ajandalarımıza dahil oluyor. İstanbul Alan Kadıköy ve Ankara Ahlatlıbel Atatürk Parkı’nda eş zamanlı olarak gerçekleşecek festival Avrupa Birliği’nin Yaratıcı Avrupa programı tarafından destekleniyor, aynı zamanda Kadıköy ile Çankaya Belediyeleri de projede işbirlikçi.
Festivalin programında Avrupa’da yeni çıkış yapan, farklı müzik türlerinde üretimleri olan genç isimler yer alıyor ve bu isimler festival kapsamında Türkiye’den sanatçı ve gruplarla aynı sahneyi paylaşacaklar. Festivalde; parti ruhunu herkese yaşatan Duckshell, tech-house’un yeni harika çocuğu Yo Johnny, cazın alışılmamış dörtlüsü Eva Klesse Quartett, heyecan dolu ve bir o kadar melankolik bir caz konseri için Henning Sieverts & Philipp Schiepek Duo, elektronik müziğe deneysel yaklaşımıyla Lisa Stenberg, çok kültürlü ve özgür melodileriyle Collectif Medz Bazar, etnik müziğin deneyimli ismi Monika Bulanda Trio, içi içine sığmayan pop ve caz doğaçlamaları ile Mushroom Mosis, müzikal sınırların ötesinde bir caz performansı ile Purple is The Color, caz, pop, klasik müzik ve dünya müziğini bir arada sunan Tubonika, dünyanın ve tüm zamanların sesleriyle Napoli tarihinde bir yolculuk için Emilia Zamuner Trio ve eğlenceli ama melankolik progresif caz ritimlerinin başarılı ismi Michel Meis Quartet ile tanışma fırsatı yakalayacağız.
Festivalin yerli konukları arasında ise Batı’nın folk müziğinden ve Doğu’nun kültüründen ilham alan, 90’lar rock müziğinin izlerini de taşıyan indie folk ekibi BAHR, deneysel, minimal ve etnik tınılardan esinlenerek yaptığı üretimlerle dikkat çeken elektronik müziğin yeni temsilcilerinden Cihangir Aslan, abartısız ve sakin vokallerine ritmik bestelerinin eşlik ettiği İmre Hâdi ile Türkiye’nin sayılı özgür doğaçlamacı kadın şarkıcılarından Sumru Ağıryürüyen ile davulcu, besteci ve söz yazarı Orçun Baştürk’ün geleneksel ve avangart tınıları bir arada sunduğu projesi SO Duo yer alıyor.
Festival kapsamında ayrıca enstrümantal cazın modern ve geleneksel çizgilerini özgün bir şekilde sunan Yunus Muti Quartet, elektro gitar, saksafon ve vokal düzenlemeleri ile electronica ve Afro house adına nefes kesen performanslara imza atan Sound of Ladies ile Amerikan klasikleri ve caz standartlarının yanında soul müzik ve popüler parçaların farklı ve dikkat çekici örneklerini kendi düzenlemeleriyle sahneye taşıyan Somel Trio ve R&B, soul, alternatif pop ve rock’tan seçtiği parçaları kendi yorumuyla sunan Tuğçe Doğu Band de müzikseverlerle buluşacak.
Avrupa’dan 12 farklı sesi Türkiye’den yerel sanatçılarla aynı sahnede buluşturarak ortak bir diyalog ve bir etkileşim platformu oluşturmayı hedefleyen Sound of Europe Festivali, her sene heyecanla beklediğimiz festivaller arasına adını altın harflerle yazdıracağa benziyor. Geri sayıma başladık, siz de bize dahil olun!