Sadece geçtiğimiz haftanın değil, bu senenin, belki de son birkaç senenin en büyük birleşme haberiydi Oasis’in 15 yıllık küskünlüğü sonlandırıp 2025’te sahnelere geri dönecek olması. Ardından açıklanan konser tarihleri de grubu izlemek için dünya çapında bir hareketlenmenin göstergesiydi. 5’er Londra ve Manchester, 3 Edinburgh, 2’şer Dublin ve Cardiff konseri olmak üzere Ada’ya damga vuracak konserlerin biletini almak pek kolay değildi. Ancak erkenden siteye ve sıraya girip birkaç opsiyonu eş zamanlı ilerletince aralarından birine ulaşmanın mümkün olduğuna inanan yüz binlerce insan vardı. Peki, sonra ne oldu? Ticketmaster’landık. 5-6 saat sıra bekleyip sıradan atılanlar, bot olduğu gerekçesiyle hesabı ve erişimi bloke edilenler ve ilk satış fiyatlandırmasındaki biletlerin sona ermesiyle dinamik fiyatlandırmaya maruz kalanlar… Dinamik fiyatlandırmanın ne olduğuna belki önceden maruz kalmadıysanız onu da açıklamış olalım. Ayrıca umuyoruz ki hiç maruz kalmazsınız… Neyse. Oasis’in ayakta biletleri birkaç Sterlin’lik ufak farkları olsa da 150 Sterlin bandındaydı. Lakin hiçbir uyarı olmadan bir de baktık ki o 150 Sterlin’lik biletlere erişilemiyor. Ki 3-4 saat civarında sıra beklendiğini düşünecek olursak bilet yoksa başka kuyruğa gireyim durumu da Oasis izleme hayallerine veda anlamına geliyordu. Gelgelelim siteyi zorladıkça bilet yok uyarısı yeni fiyatlandırmayla açılan biletler çıkardı karşımıza. Ama 150 Sterlin diye hazırlandığımız biletin 350-400 Sterlin’e çıkması… 400 Sterlin’in yaklaşık olarak 18 bin Türk Lirası olduğunu, asgari ücretten fazla olduğunu söylemeye gerek var mı bilemedik…
Bu fiyatlandırmayla çok fazla insan bilet aldı tabii ki yine de. Çünkü açıklanan 17 konserin tamamı kapalı gişe şu anda. Ancak müzik sektörü profesyonel bir alan olsa da asıl sermayenin insan olduğu Ticketmaster tarafından defalarca kez gözardı edildi. Müziğe ve daha önemlisi canlı müziğe küsen ya da mesafelenen bir nesil ya da topluluğun olması, dinamik fiyatlandırma esnasında kazanılan hasılatın, Ticketmaster ya da Ticketmaster gibi şirketlerin kar yüzdesinden daha önemli. Bir de şu var; Ticketmaster ilk kez böyle bir şey yapmıyor. Bunun ülkemizdeki biletlendrime sitelerinde de dünyadaki herhangi bir ülkedeki bilet sitesinde de görebiliyoruz maalesef. Başka bir deyişle böylesine büyük şirketlerin yasal sınırlar çerçevesinde, başına buyruk bir şekilde haraç kesmesinden bahsediyoruz.
Bu konuya tepki gösteren tek kitle ya da insan Oasis hayranları olmamıştı. The Cure’un frontman’i olan 65 yaşındak Robert Smith, grubunun 2023 yılında çıkacağı turnenin biletlerinin Ticketmaster üzerinden satılmasında yapılan yüzdeleri görünce deliye dönmüştü. Normal şartlarda 50-60 Sterlin, hadi 70 Sterlin olacak bir bileti, müzik severlere normalden daha yüksek meblağlara satan ve bunu da ‘mekan yüzdesi’, ‘aracı yüzdesi’, ‘biletlendirme yüzdesi’ haraçtan hallice kılıflara uyduran Ticketmaster’a karşı Robert Smith, açtı caps lock’unu yumdu gözünü.
“BUGÜNKÜ TICKETMASTER ‘YÜZDELERİ’ FELAKETİNİ ÖĞRENİNCE HEPİNİZ GİBİ BENİM DE MİDEM BULANDI. ÇOK AÇIKÇA SÖYLEYECEĞİM: SANATÇININ BÖYLE PLATFORMLARI SINIRLAMA HAKKI YA DA ŞANSI YOK. AMA BUNLARIN NASIL HESAPLANDIĞINI ONLARA SORACAĞIM. TUTARLI BİR CEVAP ALDIĞIM GİBİ DE SİZİNLE İLETİŞİM KURUP HEPİNİZE BİLDİRECEĞİM.”
Robert Smith, sonrasında bilet fiyatlandırmasında yaşanan adaletsizliği Ticketmaster’la yaptığını tahmin ettiğimiz hararetli görüşmeyle çözse de odanın ortasındaki filin bir yere gitmeye niyeti olmadığı da açıktı. Hatta burada geçmiş zaman eki kullanmamıza da gerek yok. Ticketmaster ya da benzeri bir biletlendirme sitesi ellerine geçen ilk büyük organizasyonda dinamik fiyatlandırmayla ilk fiyatları %250 artırmaya devam edip ek ücretleri bilet fiyat yansıtacak…
Oasis tek örnek değil ve tek örnek de olmayacak deme sebebimiz biraz da bu. Blur’ün de Wembley’de açıkladığı iki konserin biletlerinde dinamik fiyatlandırma -çok yüksek olmayan bir seviyede- yapılmış, bilete eklenen ek ücretler asıl fiyatın %20’sine ulaşmıştı… Bir de The Eras Tour ve Taylor Swift örneğimiz var. The Eras Tour’un 2023’teki ikinci Amerika Birleşik Devletleri ayağının biletlerini Ticketmaster üzerinden satışa çıkaran Taylor Swift’in biletleri için Oasis’te yaşadıklarımızın çok benzeri yaşandı. Saatler süren kuyruklar, dinamik fiyatlandırma, astronomik rakamlar ve milyonlarca üzgün Swiftie… Tıpkı cumartesi Oasis alamayan bizler gibi. Ancak Taylor Swift’in oluşacak yoğun talebi ön görerek ekibi aracılığıyla uyarı yapmasına rağmen hiçbir önlem alınmadığı ortaya çıktı. Bu da ortadaki bir diğer konuyu; tekelleşmeyi ortaya çıkardı.
Ticketmaster, 40’ı aşkın ülkede faaliyet gösteren, dünya üzerindeki en büyük ve zengin biletlendirme şirketi. Aynı zamanda Live Nation’la çalışıyorlar. Live Nation da dünyadaki konser organizasyonları, resmi ürün satışı gibi grupların ana gelir kalemlerini elinde bulunduran organizasyon şirketi. Ancak 20 milyar Dolar’a yakın kazancı olan, sektöründeki en büyük tekel. Taylor Swift konserinde tükenen biletler Live Nation – Ticketmaster ortaklığının, rekabeti yok edecek kadar büyük olması sebebiyle sona erme noktasına geldi. Ancak bir şekilde zaman geçince dava dosyaları da zamana yayılınca konu yine halı altına süpürüldü. Halı altına süpürlen tek şey bu değildi. Dünyanın dört bir köşesindeki müzikseverlerin izlemek istediği insanları izleme hayali de halı altına gitti. Daha rahatsız edicisiyse, Oasis bir şekilde turnesini yapıp muhtemelen 2026’da izlemenin daha kolay olacağı yerlere gelince bu berbat deneyimi ve bilgisayar başında sıra beklediğimiz saatleri unutup yeni bir global konser haberi ardından o sıraya girdiğimizde bilet alamadan döndüğümüzde yaşanacak. Çünkü sorunları çözmek ya da haklarımızı korumak konusunda pek de başarılı bir noktada olmadığımız ortada. Yine de Birleşik Krallık hükümetinden gelen son haber geleceğe dair biraz umutlandırdı. Ticketmaster’ın Oasis bilet satışlarının inceleneceğini açıklayan hükümet, dinamik fiyatlandırma konusunda yaptırımlara hazırlanıyor.
Neyse, Oasis’e bilet alabilmeyi başaranlara vize kuyruğunda kolaylıklar dileyip bizim yerimize de eğlenmelerini umuyoruz. Umuyoruz bir sonrakinde bizim yerimize bir başkası değil, biz eğlenebiliriz…