Oyunculuk kariyerinin her bir noktasına ayrı hayran olduğumuz Scarlett Johansson, yıllardır hayalini kurduğu şeyi başardı. Yönetmen koltuğuna ilk kez oturan başarılı sinemacı, Cannes Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapan “Eleanor The Great” ile sinemanın bu alanına da adım attı.
“Daha gençken, sonunda bunu yapacağımı düşünüyordum. 20’li yaşlarımın başında, bir aktör olarak işimi daha iyi anlamaya odaklandım. Birlikte çalıştığım yönetmenlerle yaratıcı bir şekilde meşguldüm, zorlayıcı farklı roller üstlendim ve bu yoldan saptım. Senaryo beni bulduğunda zamanlama doğruydu. Bu büyük bilinmezliğin aksine, yaptığım işin bir uzantısı gibi hissettirdi. Çok tatmin ediciydi. Harika bir deneyim yaşadık. Setteki his çok yaratıcı ve olumluydu. Gerçekten, gerçekten neşeliydi. Yaptığınız her filmde her zaman neşeli bir deneyim yaşamazsınız. Yaşım ilerledikçe tatsız deneyimlere karşı toleransım azaldı.”