BEST OF AŞK

BEST OF AŞK


Best Of Aşk


Yana ayırdığı saçı ile el ele veren Sinan Akçıl, sıradan bir pop müzik albümü çıkarmanın destanını yazıyor.

Öyle bir müzik piyasamız var ki, magazin ile desteklenmeyen isimler kaybolmaya mahkum. Yetenekli olmanız, kaliteli işler yapmak istemeniz bu gidişatta herhangi bir fark yaratmıyor. Müzisyen olmanız için, müzikten para kazanmanız için ünlü olmak zorundasınız. Bu baskıyla baş edemeyen ve ünlü olmaya karar veren, ünlü olma sınırını da ‘Genç kızların sevgilisi’ boyutunda tutan Sinan Akçıl; ‘Best Of’ kavramıyla aşk klişelerini bir araya getirdiği Best Of Aşk albümünü yayınladı.

Türk Pop Müziği’nde bestekar kimliği ile nam yapan Sinan Akçıl; Ferhat Göçer, Candan Erçetin, Yaşar, Mustafa Sandal, Gülben Ergen, Ebru Gündeş, Kutsi, Hadise, Hande Yener yani kısaca tüm Kral TV yayın akışıyla çalıştı. Sonunda ünlü olmanın kendisinin de hakkı olduğuna karar veren Sinan Akçıl; Tatar Ramazan misali masaya yumruğunu vurdu ve kibar bir ses tonuyla “Ben bu oyunun bir parçası olurum!” dedi.

Canlı performansı ile göz doldurmayan, hiçbir zaman “Ama Serdar’ın sahnesi çok iyi…” mertebesine erişemeyen Sinan Akçıl, bu yüzden çok eleştirildi. Noterden ‘Aynı Zamanda Müzik Eleştirmeni’ sıfatını 25 TL ve imza sirküleri karşılığında alan köşe yazarları tarafından “Aman söyleyeceğin şarkı yere batsın, beste yap sen!” şeklinde topa tutulan Akçıl, albüm yayınlamaktan hiçbir zaman vazgeçmedi.

Dört yılda beş stüdyo albümü yayınlayarak yerli Bob Dylan olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Sinan Akçıl, adeta über sıradan bir albüm nasıl yapılır dersi veriyor Best Of Aşk’ta. Eğer albümü toptan bir ilişki olarak değerlendirirsek akış şu şekilde ilerliyor:

Dokunma Bana: Çift kavga eder. Sinan Akçıl tezcanlılıkla karışık bir cesaret sergiliyor ve “Artık ben vazgeçtim, yalnızlığı seçtim.” diyor.

Biri Bana Gelsin: Sinan’a, ağzından çıkan lafla birlikte bir rahatlama geliyor ve gözler dışarı doğru kaymaya başlıyor. Bu durumu da bu şekilde ifade ediyor.

Hafıza: “Sen uyuyor musun? Uyuma. Kalk!” sözleriyle açılan şarkı her ne kadar yeni alarm sesiniz olmaya aday olsa da, ilişkide Sinan’ın dışarıda istediğini bulamayınca geri vites yapışını anlatıyor.

Rüya: Dokunma Bana çıkışıyla bir şeyleri yıktığını fark eden Sinan, “Elini tuta tuta ölsem de bizi bırakmam.” diyerek agresif sevgisini ortaya koyuyor. Çırpanışlar…

Teşekkürler: İstediğini alamayan Sinan, bu sefer de “Bana yaşattığın her şey için teşekkürler, bu kadar zamanlık hukukumuz var.” kartını oynuyor.

Dön Bana: Sıra tam porsiyon dürüstlükte…

Gurur: ‘Fazla gurur göte vurur’ lafının anlam ve önemini tersten anlayan Sinan, bu sefer de gururlu oyuncu kartını çıkarıyor.

Anlayamazsın: Son deneme.

Her Şey Güzel Olacak: “Aman iyi ki de ayrıldım, kangren olan parmağı keseceksin hafız.” seviyesine erişen Sinan, nispet yapıyor.

Çöp: “Bugün çabuk giden yarın geri döner. Seninse döndüğün yok!” diyen Sinan, sonunda kabullenme aşamasında.

Arada Sırada: Bu noktada Sinan’ın neyin peşinde olduğunu hepimiz biliyoruz herhalde.

Okyanus: Kola kapağını açarken çıkan “Oeşhh” sesiyle şarkıya başlayan Sinan’ın ilişkide son adımı isyan oluyor: “Sesimi duyman çok mu zor? Başkalarında aşk dalgaysa, bence bizde okyanus… Bebeğim aşkım korkma hiç!”