Büyük kırmızı tuşu görünce basmak için delirenler ya da karahindiba görünce kopartıp üflemeden duramayanlar için “yapılmışı var” dedirten çalışmalar Michael Pederson sayesinde bizlerle buluşuyor.

Michael Pederson isimli Avustralyalı sanatçının yaptığı bu çalışmalar, sıradan bir günde karşımıza çıkan, görünce hepimizin aklına gelen ama söylemediğimiz ya da suyunu çıkarana kadar geyiğini yaptığımız küçük şeylere yapılan küçük müdahaleler…

The Vicarious Yelling Station isimli bu çalışmasını “Öfkeden kaynak sağlama fikri bana komik geldi. Açıkçası kurgu olmasına rağmen, kelimelerin bir tür katartik etki yaratacağını umuyorum” şeklinde açıklayan Pederson, karahindiba çiçeğinden telefon kulübesine, büyük kırmızı tuştan sıradan bir parkta karşımıza çıkabilecek bir bank olmak üzere çeşitli gündelik eşyalarla çalışmış. Resim eğitimi alıp yarıda bırakan ve sanat dünyasının parçası olmak istemediğini belirten Pederson, şu anda psikolojik rahatsızlık yaşayan insanların tekrar topluma kazandırıldığı bir klinikte çalışıyor. Sanat dünyasında bulunmak istemediğini söylese de 2016 içinde Hong Kong’ta bu müdahalelerin dokümantasyonunun bulunduğu bir fotoğraf sergisi açmış. Bu konudaki fikrini ise “Bence parçaları dış mekan bağlamında sergilemek daha doğru olurdu. Gelecekte galeriyle birlikte çalışarak böyle bir yol izleyebilirim.” açıklamasını yaptı.

The Vicarious Yelling Station isimli serideki işlere ta Hong Kong’lara gitmeden hemen aşağıdan göz atabilirsiniz.