film röportajından çıkardığımız: scorsese ve müzik tutkusu

film röportajından çıkardığımız: scorsese ve müzik tutkusu


film bahane


Hollywood’un yazar grevi bitti fakat oyuncu grevi hala devam ediyor. Son çıkan haberlerle birlikte SAG grevi için gerçekten bir umut ışığı olduğunu söylemek zor. Olumlu taraftan bakacak olursak, film tanıtımları için oyuncular yerine yönetmenler ve kreatif ekip koşturuyor. Killers of the Flower Moon’u tanıtma görevi de bu süreçte Martin Scorsese’ye düştü. 80 yaşındaki yönetmenin fikirlerini daha önce ancak ayaküstü röportajlarda, alakasız konularda edinebiliyorduk. Sürekli Marvel filmleri hakkında konuşan huysuz bir adamdan ötesini göremiyorduk bazen. Film tanıtımı için Scorsese, sık sık uzun röportajlara konuk oluyor. 

 

Scorsese’nin “Killers of the Flower Moon” için yaptığı büyük medya atağının belki de en iyi PR çalışması, Apple Music‘ten Zane Lowe ile yaptığı yaklaşık bir saatlik yeni ve derinlemesine röportaj. Bunun Apple Music için yapılmış olması da röportaja ayrı bir özellik katıyor. Yönetmen tabii ki film hakkında da konuşuyor fakat bizim ilgimizi çeken kendisinin müzik zevkleri ve diğer kişisel hisleri oldu. Müzik, Scorsese’nin bir başka tutkusu. 

 

Mesela, röportajda Scorsese kendi belgeseli “The Last Waltz” hakkında konuşuyor. Martin Scorsese tarafından çekilen bu belgeselde Bob Dylan, Van Morrison, Eric Clapton, Joni Mitchell ve Muddy Waters gibi rock efsanelerinin çarpıcı performanslarının yanı sıra ilginç röportajlar da yer alıyordu. Scorsese, The Last Waltz ile ünlü rock grubu The Band’i ölümsüzleştiriyor ve tamamen turne kariyerlerinin sonunu getiren konsere odaklanıyor. 1976’da San Francisco Winterland Ballroom’da verdikleri konser filmi, türün klişeleşmiş kalıplarına girmiyor.

 

Röportajda yönetmenin astımla büyümesinden ve dışarı çıkıp diğer çocuklarla oynayamazken müziğe aşık olmasını da dinliyoruz. Müziğin yönetmenin kişiliğinde sağlam bir rolü varmış. Röportajı aşağıya fırlatıyoruz.