spoiler aslında iyi bir şey mi?

spoiler aslında iyi bir şey mi?


fikriniz değişecek


Spoiler yemek konusunda yanılıyor olabilir miyiz? Film ya da dizi içeriği tüketirken öncesinde eser miktarda spoiler öğrenmek izleme deneyimini iyileştirebilir mi?

 

Spoiler nedir?

Spoiler, bir medya anlatısının önemli olay örgüsü unsurlarını ortaya çıkaran bir terimdir ve olay örgüsünün, yaratıcının amaçladığı gibi doğal olarak keşfetme deneyiminden mahrum bırakıldığı anlamına gelir. Tipik olarak, doruk noktası ve son dahil olmak üzere bir olay örgüsünün sonucu, spoiler vermeye oldukça açık olarak kabul edilir. Genellikle filmler ve televizyon şovları ile ilişkilendirilse de, herhangi bir anlatı aracı spoiler üretebilir. Bazı insanlar “spoiler” almaktan kaçınmaya çalışırken, bir anlatıyı deneyimlemeden önce o anlatı hakkında mümkün olduğunca çok şey öğrenmek için spoiler arayanlar da vardır. Spoilerlar günümüzde, insanların spoilerları yaymaları için bir çıkış noktası sağlayan sosyal medyanın yükselişiyle birlikte daha yaygın hale gelmiştir.

 

Ancak bu spoiler fenomenini daha derinlemesine araştırırlarsa, bilimin tüm meseleye farklı bir bakış açısı olduğunu öğrenebilirler. Sevdikleri hikayelerle daha derin, daha tatmin edici bir bağ kurmanın anahtarının, kendilerine korkmaları öğretilen şeyi kucaklamakta yattığını keşfedebilirler.

 

Anlatı Tarihinin Başı

İnsanoğlu binlerce yıldır büyüleyici hikayeler anlatıyor. Hikaye anlatma tarihimizin büyük bir bölümünde spoilerlardan pek rahatsız olmamışızdır. Aslında, Antik Yunan Tragedyaları genellikle açılış önsözlerinde sonları da dahil olmak üzere hikayelerinin çoğunu ele verirdi. Tarihi romanların ve oyunların çoğu, çoğu insanın zaten bildiği tarihi hikayelere dayanıyordu. Yine de spoiler konusunda hiçbir zaman şikayet olmamıştı. Hatta 70’li yıllara kadar spoiler çok büyük bir mesele olarak görülmüyordu. 1976’da George Lucas, yeni film serisi Star Wars’un tüm karakterlerini, olay örgüsünü ve hatta sonunu şaşırtıcı ayrıntılarla anlatarak spoiler verdi.

 

“Spoiler” kelimesinin ilk kullanımlarından biri 1971 yılında National Lampoon Magazine’de yayınlanan “Spoiler” başlıklı bir makalede popüler gerilim filmlerinin ve romanlarının sonuçlarının açıklanmasıdır. Makale şöyledir: “Spoiler! Nedir onlar? Görmekle yükümlü olduğunuz her gizemli roman ve filmin hileli sonu. Zaman ve para tasarrufu sağlar!” Bununla birlikte, “spoiler” kelimesi internetin yükselişinden sonra popülaritesini zirveye taşıdı ve kısa süre içinde uyarı niteliği taşıyan “uyarı” kelimesiyle bütünleşti. Sevilen dizi ve serilerin tartışıldığı forumlarda, nazik internet kullanıcıları, tartışmalarında önemli bir olay örgüsü ya da dönüm noktasını ele verdiklerinde spoiler uyarısı eklemeyi alışkanlık haline getirdiler. 

 

Literatürde üç tür spoiler vardır: Kısa spoiler, Uzun spoiler ve Tematik spoiler. 

 

Kısa spoiler: Hikayedeki temaların herhangi bir özeti veya açıklaması olmadan, genellikle bir ile üç cümleyi kapsayan, çok kısa ve daha az ayrıntılı bir şekilde olay örgüsünün sonunu ortaya çıkarır. 

 

Uzun spoiler: Genellikle daha fazla bağlam sağlar ve iki ile beş cümle arasında değişir. Bir özet sunarlar ve hikayenin sonunu açıklarlar.

 

Tematik spoiler: Bir hikayenin birleştirici temasını ortaya koymanın yanı sıra, olay örgüsünün bir özetini sunar ve sonunu açıklar. Uzunlukları üç ile altı cümle arasında değişir. 

 

 

Genel kanı spoilerların sadece olumsuz etkileri olduğu yönündedir. Ancak araştırmalar, olumsuz etkilere neden olabileceklerin kısa ve uzun spoilerlar olduğunu, tematik spoilerların ise genellikle olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir.

 

İnternetteki bazı insanlar, spoilerından kaçınılan eserin yeterince iyi olmayabileceğini düşünüyorlar. Teoriye göre spoiler, bir eseri sizin için gerçekten mahvediyorsa, o eser zaten iyi değildir. Yarım yamalak bir bilgi parçası bütün bir dünyayı mahvediyorsa, artık okumaya/izlemeye/dinlemeye değmez hale getiriyorsa… Zaten hiç iyi olmayabilir. 

 

Bu insanlara göre gerilim, izleyiciden bilgi saklamak vb. etkili bir araçtır ancak eserin “iyi çizgisinin” üzerinde tutan tek araç buysa, eser tek boyutlu ve düşük kalitelidir.

 

Kurgu ve senaryo matematiği düzgün bir araya getirilmişse yapbozun bir parçasını öğrenmek keyfinizi azaltmaz. Bu iddiayı destekleyen fikir, kötü eserlerin adeta bir koltuk değneği olarak bu bilgiye dayanması ve anlatı gücünü buradan almasının eseri kötüleştirdiği yönündedir.

 

Deney

2011’de yapılan bir deneyde iki farklı denek grubuna okumaları için hikayeler verildi. Bir gruba hikayenin sonu spoiler olarak verilirken, diğer grup sürpriz unsurunun tadını çıkardı. Seansın sonunda, her gruptan hikayeden aldıkları keyfi derecelendirmeleri istendi ve ortaya çıktığı üzere, sonunu bilen grup bilmeyen gruba göre hikayeden daha fazla keyif aldı. Üstelik bu, tek seferlik bir sonuç da değildi.

 

Leavitt & Christenfeld adlı deneyde, hikayelerin sürprizlerini önceden ortaya çıkarmanın insanların hikayeleri daha çok sevmesini sağladığı tespit edilmiştir. Bu olgunun ardında yatan nedenler, spoilerların insanların hikayeyi zihinlerinde daha iyi organize etmelerini, hikaye içindeki olayları tahmin etmelerini ve okuma sırasında ortaya çıkabilecek belirsizlikleri çözmelerini sağlamasıdır. Spoiler öğrenmenin muhtemel faydaları bununla sınırlı kalmıyor:

 

Spoiler öğrenmek tüketiciyi rahatlatabilir.

Dünyada pek çok şey belirsizken, bir filmin ya da kitabın nasıl biteceğini bilmek izleyicilere huzur ve kontrol hissi verebilir. 

 

Spoilerlar hikayenin diğer, daha az belirgin unsurlarına odaklanmanızı sağlar.

 

Spoilerlar karmaşık hikayelerin bütünüyle anlaşılmasına yardımcı olabilir. 

Olay örgüsü veya karakter detayları bilindiğinde, okuyucuların veya izleyicilerin yeni bilgileri işlemesine yardımcı olabilir. Leicester Üniversitesi’nde karar verme üzerine çalışan ve Psychology Today için spoiler hakkında bir makale yazan psikolog Eva Krockow, “Bilginin doğal bir akışı var, bu da çok fazla konsantre olmadan kavramayı kolaylaştırıyor” demiştir.

 

Spoiler Kültürünün Zararı

Aksine, spoiler takıntısı pop-kültür ürünlerinden alınan kolektif keyfi ve takdiri azaltıyor. Spoiler kültürünün zararı, şok faktörünün önemini büyük ölçüde abartması ve bir hikayenin diğer tüm unsurlarını arka plana atmasıdır. Spoiler kültürü, herhangi bir sanat formunun büyüleyici nüanslarını ortadan kaldırır ve onu sadece ham bilgiye indirger:

 

Hangi karakter ölüyor? Katil kim? Her şey bir rüya mı? 

 

Medya Pazarlaması Olarak Spoiler

Avengers: Endgame filminin yayıncıları, filmlerinin gösterime girmesinin ardından hayranlarına aşağıdaki uyarıyı iletti: “Önümüzdeki haftalarda Endgame’i izlediğinizde, lütfen size spoiler verilmesini istemediğiniz gibi başkaları için de spoiler vermeyin.”

 

Ancak bu filmin yayıncıları gerçekten de spoiler verilmesini en aza indirmek niyetinde miydi? Çünkü eğer öyleyse, bu uyarı çok akıllıca bir uyarı değildi. Bunun nedeni, insanların yapmalarını istediğiniz şeyin tam tersini yapmaları olgusu olan ters psikolojiye dayanıyor.

 

Tepkisellik, özgürlüğünüzün tehdit altında olduğunu hissettiğinizde duyduğunuz rahatsız edici duyguyu ifade eder. Böyle bir tehdide karşı doğal bir tepki olarak insanlar, kişisel özgürlüklerini geri kazanmanın bir yolu olarak talep edilenin tersini yapma eğilimindedir. Ters psikoloji, talep edilenin tam tersini isteyerek bu ilkeye göre hareket eder. Yani yukarıdaki spoiler örneğinde, yayıncılar insanlardan spoiler vermemelerini isteyerek aslında insanların spoiler verme ihtimalini arttırmaktadır. Bu nedenle, spoiler’ı en aza indirmek yerine, uyarıda bulunmak spoiler’ı arttırmak için çok akıllıca bir pazarlama taktiği olabilir.

 

Sonuç

Spoiler’ı yemek, izleyiciye güçlü bir “Aha!” anı yaşatır ve önceden şüphelenmediği tüm noktalar kafasında sorunsuzca birleşerek coşkulu bir his uyandırır. The Sixth Sense ve Fight Club gibi büyük spoiler’lara sahip filmlerin yeniden izlendiğinde ayrı bir keyif vermesinin nedeni budur. İzleyiciler sürprizi zaten bildikleri için, hikayenin geride bıraktığı bariz görünen ipuçlarını yakalar ve keyifle gülümserler. Bunun tam tersi yaşanarak spoiler’ını öğrendiğiniz film, tadı hızla kaçmış sakıza da dönebilir. Peki hangi filmler bunlar?

 

Spoiler yoğunluğunun olumlu etkilerinin, çok düşük ya da çok yüksek puan alan filmlere kıyasla, orta düzeyde ortalama kullanıcı puanına sahip filmler için özellikle güçlü olduğu bulunmuştur. Örneğin, 1 ya da 5 yıldız yerine ortalama 3 yıldız alan filmler. Kalitesinden emin olmadığımız ortalama filmler, sürpriz faktörünün ardına saklanmaktadır. 

 

Yani, sakız örneğinden devam edecek olursak, bu kadar hızla tadı kaçan sakız zaten kalitesizdir. Fakat yeterince sakız çiğnediğinizde, zaten tatsız sakızları da kabullenip hepsinin farklı özelliklerinden keyif almayı öğrenmiş bir tüketici olmuş oluyorsunuz. Çene kaslarımıza sağlık.